bir bucuk ay

geriye dönük anlatıımlarda hep bi atlama yasıyorum olay sıralamasında. bu sefer de öyle olucak
bi sekilde ama sadece ben bildigim icin siz anlamayacaksınız.
konu bensem,
su kırılması heryerde.
tamam, uzun zaman oldu üzerine bastıgım topraklar farklı, kaldırım taşları daha ince, kaldırımlar daha alcak,
yollar var, iki tekerlikli müthiş icatlar için.
haklar var insanlara. talep etmeselerde, kullanmasalarda tanınan. benimkilerden biraz farklı.
ilk basta bulanıktı hersey, hala da bazı kısımları öyle, öyle de kalacak
simdi geometrik bicimlerim var serbest dolaşan kendi uzay boşluklarında
nereye gidersen git ya da gidersen git kendi ölçülerini değiştirmediğin sürece
herşeyin aynı oldugunu bilsemde,
hayır kardeşim, burda üçgen in içi 180 değil, en azndan benim için öyle olsun istiyorum..
o zaman sanırım bu sonu gelmeyen baglaçlı cümlelerden kısalarına gecebilicegim.
bi hikayem var smdi,
kısacık filmlerde kaybedenleri izleriz ya, hafiften gülümseyerek;
simdiki karakter " kazanan".
ve
ne yapsa tutan cinsten.